26 Temmuz 2016

Kozmium Pharmaton Ürünleri

Gün içinde gerek gerçekleştirdiğimiz eylemlerin yoruculuğu, gerek gün içinde yaşadığımız streslerden kaynaklı olsun değişmeyen bir gerçek var ki o da eve döndüğümüzde kendimizi oldukça yorgun ve bitkin hissettiğimiz. Son zamanlarda pek çok birey gün bitiminde kolunu kaldırmaya mecali kalmadığını dile getiriyor.



Peki, buna neden olan şey ne? Yorgunluk, halsizlik ve bitkinliğin en temel nedeni dengesiz beslenmedir. İnsan vücudu gün içinde harcayacağı enerjiyi depoladığı besin ve minerallerden sağlar. Eğer vücudunuzun ihtiyaç duyduğu kadar besin ve minerali tüketmiyorsanız, yorgunluk ve halsizlikten sık sık mustarip olacaksınızdır. Bununla da almayacak vücudunuzun yorgunluğu sizde fazladan stres ve gerginliğe neden olacağı gibi belirli vücut bölgelerinizde ağrılara da sebep olacaktır.

Sadece dengeli beslenerek ya da gün içindeki stresten uzak kalarak yorgunluğunuza karşı olan savaşı kazanamazsınız. İnsan vücudu belirli maddeleri kendisi üretemediğinden dış takviyelere ihtiyaç duymakta. Bu ek takviyeleri alırken dikkat etmeniz gereken nokta doğal olması. İşte tam da bu doğallığı aradığımız noktada karşımıza ginseng adı verilen doğa harikası bir bitki çıkıyor. Nedir bu ginseng biraz inceleyelim.

Ginseng oldukça uzun bir süredir Asya ve yerli Amerika halkı tarafından kullanılan bir bitki. Onu bu kadar özel yapan ise on parmağında on marifetin olması. Ginseng birden fazla çeşidi ile pek çok alanda şifa özelliğine sahip bir bitki. Hazırlanışı, tüketilişi ve tedarik edilmesi ise oldukça kolay.

Ülkemizde Ginseng denildiği zaman ise akla ilk gelen Pharmaton ürünleri oluyor. Pharmaton tüm dünya genelinde ismini duyurmuş ve kalitesini kanıtlamış olan bir marka. Pharmaton’un içeriğinde Ginseng G115 bulunan multivitamini gün sonunda enerjisi tükenenler için kelimenin tam anlamı ile kurtarıcı bir melek. İçeriğindeki Ginseng G115’in yanı sıra 1 vitamin ve 7 mineral ile Pharmaton vücudunuzun ihtiyacı olan takviyeyi kolaylıkla sağlayabilmekte.


Ginseng’in faydaları ortada. Eğer siz de gün sonundaki bitkin halinizden bıktıysanız Pharmaton ile tanışma zamanınız gelmiş demektir. Pharmaton ürünlerini kozmium. com’dan kolayca temin edebilirsiniz. Kozmium’da Pharmaton ürünleri indirimli fiyatları ve güvenli teslimatı ile sizleri beklemekte.

09 Temmuz 2016

Yay Burcu Günlük Falı

Yay burcu neşe, canlılık, hareket, iyimserlik, eğlence ve özgürlükle tanımlanır. Ateş elementinin değişken enerjisini üzerinde taşıyan burç özgürlük arzusunu kıyafet tarzına da taşıyarak uçuş kıyafetler, salaş etek ve bluzlar, bohem giysiler ve genelde açık kalan saçlarla kendisini daha iyi hisseder. Maceralardan, spontane kaçamak seyahatlerden, ilgi çekici yeni şeyler duymak ve deneyimlemekten hoşlanır. İnsanlara karşı oldukça paylaşımcı ve cömerttir, bütün parasını arkadaşlarına yeni bir şeyler alıp onları mutlu etmek için harcayabilir. Kendilerine ait felsefeleri, bağımsız ruhları ve özgün duruşları ile her zaman çevrelerinde olmak isteyen insanlar vardır. Sınırlar, yoğun duygusallıklar, dip dibe ilişkiler, şekilli birliktelikler onların özgürlük düşkünlüğüyle çelişir.




Elle dergisinden astrolog Pınar Atmaca’ya göre 2016, yay burçları için önemli bir dönem olarak görünüyor. 2016’da yay burçlarının karşısına abartılı olduklarını düşündükleri birçok yönleri için düzeltme fırsatı yakalayacakları bir dönem çıkacağını söyleyen Atmaca, bu dönemin yay burçlarının özendiği o ciddiyet ve kararlılığı yakalamak için iyi bir fırsat olduğunu belirtiyor. Bu ciddiyet kazanımı, iş hayatında güzel etkiler bırakırken ilişki hayatında Yay burçlarının partnerleri karşılarında tanıdıklarından farklı kişileri görebilirler. Eskisi kadar anlayışlı ve iyiliksever olmamaları aşk hayatında sorunlar yaratabilir. Atmaca’ya göre kısa vadede kötü görünen bu durum, Yay burçlarına uzun vadede hep istedikleri olgunluğu, sağlam duruşu ve gücü kazandıracak. Öte yandan 2016 Yay burçlarına maddi iyileşme de getiriyor. Uranüs aşk yaşamında Yay’ları, tam da onları mutlu edecek şekilde, ilginç kişiler ve olaylarla bir araya getirirken, Neptün evde ve aile yaşamında karışıklıkları taşıyor.


Gezegenlerin hareketlerine göre yıldız haritasıyla yorumlarını temellendiren Elle dergisi astroloğu Pınar Atmaca’ya göre 2016 yılında Yay’lar için önemli olabilecek belirli tarihler bulunuyor. 6-26 Ocak iş ve para anlamında sıkıntılar taşırken,9 Mart aileyle ilgili bir kayba işaret ediyor; 6 Mart - 16 Nisan ve 3 Ağustos - 28 Eylül Yay’lar için girişimcilik fırsatlarının ortaya çıkacağı bir dönem olacak. 25 Mart - 13 Ağustos iş ile ilgili sıkıntıların olabileceği bir dönem, öte yandan bu dönemde ve 17 Nisan - 27 Mayıs tarihleri arasında Yay’ların sağlıkları konusunda daha dikkatli olmaları gerekiyor.


Pınar Atmaca’nın 10 Ağustos’a dair yay burcu günlük falı için yorumları ise şöyle; bugün toplumsal ve evrensel konular Yay burçları için normalin üstünde önem taşıyabilir; kalabalıklar içinde, diğerlerine karşı normalin üstünde bir merhamet, anlayış ve hassasiyet geliştirebilirler. Bunun yanında Yay burçları bugün tutundukları ve direttikleri bir şeylerden vazgeçmek zorunda kalabilirler. Atmaca’nın Elle dergisindeki yazılarına online olarak www.elle.com.tr adresinden de ulaşmak mümkün.

06 Mayıs 2016

Eyvah Arabaya Süt Dokuldu ! Peki Sonra Neler Oldu?

Derler ki ; birine beddua ederken  "arabana süt dökülsün ! " demeniz yeterliymiş.
Bende bunu yeni öğrendim. :P 
İşin şakası bir yana, her hafta büyük bir heyecanla mayaladığım yoğurt maceramın hüsranlı kısmından bahsedeceğim ki,benim başıma geldi sizin başınıza gelmesin.



Dört gözle beklediğim o eşsiz sütü, her hafta olduğu gibi büyük poşete doldurtup arabama atladığım gibi eve gittim.
Araçtan inerken gördüm ki ,paspasa poşetten azıcık süt sızmış.
Araç paspasım kauçuk nasıl olsa çıkartıp yıkarım düşüncesiyle poşetleri alarak arabayı kilitledim.

Ertesi gün bir sorun yoktu, nitekim paspası çıkartıp yıkadım.
Ondan sonraki gün sabah araca binerken bir koku ile karşılaştım.
Sağa sola baktım kaynağını bulamadım derken akşama doğru bu kokunun arttığını farkettim.
Neyse gittim aracın sağını solunu ıslak güzel kokulu mendillerle sildim, pencereleri açıp havalandırdım. Bu arada tabi ben ne olduğunun hala farkında değildim...

Bir sonraki gün arabayı açar açmaz bir facia ile karşılaştım koku inanılmaz iğrenç bir hale dönüşmüş neredeyse arabanın içinde beş dakika oturulmaz hale gelmişti.Kızımın arabaya binerken burnunu kapatması ve yol boyunca buna devam etmesi sinirlerimi bozdu ki ben internetten aracın içindeki pis kokunun sebebini dökülen süt olduğunu nihayet anladım.

İlk defa başıma geldiği için bu kadar kötü olabileceğini ve kokunun çıkmayacağını malesef düşünemedim.

Dökülen sütten üreyen bakteriler çoğalmaya ve kokunun artmasına neden oluyormuş. 

Aracı iç dış yıkamaya götürdüm önce her zaman yıkattığım yer "süt döküldü" lafını duyunca üç katı yıkama ücreti istedi.Sinirlendim kendim halledeceğim dedim paspası önce domestosla bir güzel yıkayıp kuruttum.Bu arada internetten yaptığım araştırma sonucu bu kokuyu çıkartmanın mümkün olmadığını öğrenip kendi kendime çözüm aramaya başladım.

Haaa en kesin sonuç ya alt döşeme komple sökülüp değiştirilecek yani koltuklar falan çıkacak vs. ya da araba satılıp yenisi alınacak gibi yorumlar okudum o kadar yani...

Sütün alt paspasa dökülüp dökülmediğinden emin değildim zaten çok azıcık bir miktardan bahsediyorum ama kokunun alt döşemeden geldiğini anlayınca önce sirkeli su ve karbonat karışımı ile paspası sildim.İki gün boyunca beklememe rağmen koku çıkmayınca bu sefer aktardan gidip "boraks" aldım.Halı dezenfekte işleminde kullanıldığını ve iyi netice verdiğini duymuştum.Karbonat ve boraks karışımlı suyla sildiğim alt döşemenin üstüne nemli kalmasın çabuk kurusun diyerek kalın kaya tuzu döktüm.

Koku geçti mi ???  Malesef iki gün geçmeden geri geldi.

Öyleydi böyleydi derken iç-dış yıkama,araba kokusu, tekrar silme tekrar karbonat tekrar kalın kaya tuzu üstüne çiçek kokulu deodorantlar etrafında döndüm dolaştım.
Eskiye nazaran koku biraz azaldı ama tamamen yok olmuş değil.

Mecbur olmadıkça artık arabaya süt koymuyorum ya da aldığım sütü bidonla alıp ağzını sıkıca kapatıyor tekrar tekrar poşetliyorum.